-->

8 Aralık 2010 Çarşamba

Tasarımcılarımızı Tanıyın

HABERTÜRK KARİYER EKİ

Blast'ın genç,dinamik ve yaratıcılıkta sınır tanımayan  tasarımcıları yaşam biçimlerini markalaştırıyor.Bunu nasıl yapıyorlar?  Bu sorunun cevabını gelin onlardan dinleyelim .

TOLGA ARABOĞLU

29 Temmuz 1987 İstanbul

Öncelikle sizi biraz tanıyalım… Tasarım serüveniniz nasıl başladı?

Tasarıma merakım lise yıllarımda kendime özel t-shirtler tasarlamamla kendi jean'lerimi ve ayakkabılarımı boyamakla başladı. Daha sonra bu merakım çok güçlü bir tutkuya dönüştü sürekli üretmeye bir kaç kişiden olumlu eleştiriler aldıkça daha fazla uğraşmaya
hatta başka kişilere yapmaya kadar ulaşan macerama profesyonel olarak devam etmek istedim
ve bir kaç şirkette çalıştım.

Blast ile tanışmanız nasıl oldu? Markayı daha önceden tanıyor muydunuz?

Kendi tarzıma uygun kafamdakileri daha rahat uygulayabileceğim beni ve sokağı yansıtan bir
firma arayışındaydım.
Skateparkta kayarken bir kaç arkadaşımın Blast giydiğini gördüm hoşuma gittiler ve başvuru
yaptım.Şimdi bütün enerjimle blast için çalışıyorum.

Tasarımını yaptığınız ürünleri başkalarını üzerinde görmek nasıl bir duygu?

Tarif edilemez hoşlukta bir duygu çünkü her hazırladığım ürün çocuğum gibi.

İlgilendiğiniz sporla çizgisi örtüşen bir işte çalışmak nasıl bir duygu?

İşte bütün meselede aslında burada yatıyor.Kendi uğraştığım sporla çalıştığım işin örtüşmesi
bana özgürlük ve yaratıcılık hissi veriyor.
Ben bu kültürün içindeyim ve neler gerekli olduğunu bildiğim için tamamen bütünleşik çalışma
fırsatı bulabiliyorum.

DENİZ DİKMEN

* Öncelikle sizi biraz tanıyalım… Tasarım serüveniniz nasıl başladı?

28 Haziran 1987 İstanbul

Okul hayatım aslında çizim ile ilgili değildi. Ancak bütün okul hayatım defter köşelerine t-shirt , elbise modelleri çizmekle geçti. Üzerime giyecek bir şey bulamadığım zaman anladım ki moda benim defter köşelerimde değil hayatımın içinde olmalı. Bu karar benim moda tasarımı konusunda profesyonelliğe ilk adımım oldu .

·* Blast ile tanışmanız nasıl oldu? Markayı daha önceden tanıyor muydunuz?

Zaten tasarım alanında bir şeyler yapmaktaydım. Ama bir süre sonra kendimi yansıtabileceğim bir markada olmam gerektiğini düşündüm.İşimle alakalı olarak sürekli markaları takip etmekteydim Blast'ta takip ettiğim markalar arasındaydı ve birçok kişide ürünlerine rastlamıştım.
Daha sonra Blast'ın benim için daha uygun ve daha çok beni yansıtan bir konsepti olduğunu fark ettim.Ve bende artık kendimce işler yapmak istiyordum.Yoluma Blast ile devam etme kararı aldım.

* Tasarımını yaptığınız ürünleri başkalarını üzerinde görmek nasıl bir duygu?

Aslında bu tarifi biraz zor bir duygu.Çünkü o an hissettiğiniz şey çok farklı sevinç gurur mutluluk hepsi iç içe geçiyor ve inanılmaz bir hale bürünüyor. İnsanlar yaptığım ürünü giyiyor yani bizi tercih ediyor bu cidden çok güzel bir şey.

·* ilgilendiğiniz sporla çizgisi örtüşen bir işte çalışmak nasıl bir duygu?

Spor zaten benim hayatımın vazgeçilmezleri arasında hep bir sporsal faaliyet içerisinde olmaya özen gösterdim. Bunların içinde dans etmek ,trekking ve paten kaymak bulunmakta. Bu durum tasarımlarımızı daha özgürce yapabilmemiz açısından iyi oluyor .Çünkü ister istemez herkes kendi tarzını yansıtan tasarımlar çıkarıyor ortaya.Bu yüzden Blast ta tasarım konusunda zorluk çekmiyoruz .Çünkü biz hem sokak modasını hem de kendi bünyemizde oluşturduğumuz farklı tarzı yansıtıyoruz .


GÖKÇE İNAN

·Öncelikle sizi biraz tanıyalım… Tasarım serüveniniz nasıl başladı?

Gökçe İnan, 23.

Konuşmaya çok geç başladığım için.tüm ilgimi farkında olmadan renkler , biçimler, ışık ve zaman ve mekan içinde ki kullanımlarını gözlemleyerek geçirdim. ve kendimi 2 boyutlu olan bu dünyada ifade ederek anlatmaya başladım. Sanırım hiçbir zaman başka bir şey yaparken görmedim kendimi, hep çizdim. Lisede Resim, üniversite de heykel bölümü olunca isteyerek bu serüvene attım kendimi, ancak moda sektöründe grafik tasarım yapmayı seçtim.

·Blast ile tanışmanız nasıl oldu? Markayı daha önceden tanıyor muydunuz?

Blast'ı elbette ki biliyordum Blast ailesine katılmadan önce Ykm, Boyner gibi mağazalardan Blast ürünleri satın almıştım. Tesadüf üzeri Blast ile görüştüm, en çok çeken şeylerden biri streetwear markası olmasıydı. Sokak ruhunu taşıyan bi markada çalışmak ve sokak ruhunda tasarımlar yapma fikri . Burada kısıtlama yok, insanlar aksine sizden olabildiğince yaratıcı olmanızı kendinizi kısıtlamamanızı istiyor, işte bu tam da bence bütün tasarımcıların isteyeceği bir şey.

·Tasarımını yaptığınız ürünleri başkalarını üzerinde görmek nasıl bir duygu?

Heyecan verici ve gurur verici bir duygu.

·İlgilendiğiniz sporla çizgisi örtüşen bir işte çalışmak nasıl bir duygu?

Hayatımda paten ve bas gitar var her ikisi içinde Blast örtüşen bir marka müzikle ilgilenen insanların skate board veya paten kayan insanların giymek ve üstünde taşımak isteyeceği tasarımlardan oluşan ürünlerimiz var.Blast aslında bence sizin ne kadar farklı olmak istediğinizle, sizi yansıtan şeyleri giymek istediğinizle ilgileniyor yani sokakla..Sokaklar bizimdir.. Bizde tasarım ekibi olarak bu sporlarla ve müzikle ilgilendiğimiz, sokaktan insanlar olduğumuz için aslında Blast tamamen hayatın içinden.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder